9 Eylül 2009 Çarşamba

Eylül

Bir Eylül hayalim vardır benim. Eylül ve yağmur.. Öyle hüzün çağrıştırmaz bana sonbahar, ah ne romantik değildir. Huzurludur, dingindir, sakindir, koştursan da serinliğin letafeti yormaz seni. Öyle tatlı bir mevsimdir bahar, ilki de sonu da...

Kimsenin bilmediği bir yerde olsam.. Bir küçük ahşap ev, yeşilliğin ortasında. Kocaman pencereleri, küçük bir verandası ve sonsuz bir bahçe. Bahçenin ağaçları olmasın, sadece çimenler ve ileride deniz..

Ben çimenlerin üzerinde uyurken üstüme hafiften bir yağmur yağsa. Melekler üstüme üstüme gelse, hepsi birden damlalarını bırakırken bana dokunsa...

Düşünecek bir şeyim olmamasını ister mi insan? Hiç bir seş düşünmesem, sadece yağmur yağsa, ben de dinlesem, dinlensem..



3 yorum:

Adsız dedi ki...

ancak bu kadar uygun bir resim seçilebilirdi :))) iç okşadın be pervanem ben ilk olan baharı daha çok severim ama seni dinleyen fikrini değiştirebilir :) Öbü,r dünyaya göçü,nce bu kurduğumuz hayaller aklımıza gelirse iyi olur çünkü, bu dü,nya için biraz fazla g,üzel ve imkansızlar... (ü, leri gör,üyosun de mi :P)

Zeugma dedi ki...

Çok özendirdin beni inan..
Eylül ve yağmur..
Muhteşem...
Bu dediklerin olsa tek tek..
Ama beni de alsan yanına...Sonsuza kadar hep öyle kalsak...

Pervane dedi ki...

SaNchen; Tam aklımdaki böyle değildi ama az uğraşmadım yakın bir şey bulmak için :))
Gece burda yağmur yağıyordu, nasıl mutluydum anlatamam..

İmkansız deme be SaN'ım, olur belkim he, "inanırsak olurr" :D

@Zeugmacım; Ay canııım valla ne güzel olurdu öyle bir evde beraber olup yağmuru dinlemek... Gah cam kenarında çayımızı içerdik, gah bahçede yağmura karışırdık... hmmmm...
(a'larımın şapkaları çalışmıyor malesef, kusuruma bakmayın..)